MUSTAFA NEVRUZ SINACI
TANI YAYINLARI, 2006 – ISBN: 9729759106078, ANKARA
Alanında mutlak bir “İLK” olan bu devasa eser,
kozmik-evrensel boyutta tarihin önemli ve özgün dönüm noktaları; Türk Dünyası,
İslâm ve İnsanlık âlemi ile ülkemiz ve milletimize ait "bilinmesi,
anılması, anlatılması ve ileriye taşınması" elzem bütün bilgileri kompoze
olarak içermekte ve mükemmel bir doğrulukla okuyucuya sunmaktadır.
TAM 23 YILDA HAZIRLANAN “KÜRESEL ALMANAK”DA:
- Cumhuriyet tarihi
- Atatürk kronolojisi
- Milli mücadele güncesi
- Kuruluş ve kurtuluş günleri
- Türk ve dünya tarihinde iz bırakan önemli şahsiyetlerin doğum ve ölüm günleri
- Dünya tarihinden önemli ve seçmeler yer almaktadır.
- Cumhuriyet tarihi
- Atatürk kronolojisi
- Milli mücadele güncesi
- Kuruluş ve kurtuluş günleri
- Türk ve dünya tarihinde iz bırakan önemli şahsiyetlerin doğum ve ölüm günleri
- Dünya tarihinden önemli ve seçmeler yer almaktadır.
TANI & BASIM VE YAYIN EVİ
Bu anlam ve kapsamda Almanak
hazırlamak, öyle görüldüğü gibi kolay bir çalışma, değerlendirme ve sonuç
olarak okurlarının karşısına çıkma işlemi değildir.
Büyük
zorlukları vardır. Zaman ister, sabır ister.. Bilgi, deha, azim ve kararlılık
ister. İşin en ilginç ve zor yanı da, neyin nereden aranıp bulacağı yönündeki
acil ve doğruya dayalı çalışma... Yani, düzen, intizam, disiplin ve sistematik
gerektirir.
MUSTAFA
NEVRUZ SINACI
Bir
yazar, araştırmacı Mustafa Nevruz SINACI. Yenilerde, ciddi ve çok kapsamlı,
türünde ilk bir Almanakla karşımıza çıktı. Nisan 2006’da gün yüzü gören kitap
665 sayfa ile şekillenmiş, ustaca şekillendirilmiş.
Tam
adı: Tarihte ve tabiatta bugün: KÜRESEL ALMANAK
Kitabın
yayınlanışında, Aliye Özer ve Yasin Keskin isim ve imzalarının katkıda
bulunuşları üzerinde duruluyor. Kaydediliyor.
Tanı
Yayınlarının yöneticisi Mustafa Atak’ ın bir sunuşu var ilk sayfalarda. Mustafa
Atak sunuşunun bir yerinde: “Bu kitap, kozmik-evrensel boyutta tarihin önemli
ve özgün dönüm noktaları ile ülkemiz ve milletimize ait, bilinmesi, anılması
anlatılması ve ileriye taşınması elzem bütün bilgileri kompoze olarak bize
sunmaktadır” diyor.
Kitabın
yazarı, hazırlayıcısı, gün yüzü görmesinin sağlayıcısı Mustafa Nevruz SINACI’
ysa, oldukça kısa önsözünün bir yerinde şöyle seslenmekte efendim: “İlerlemek
bilgiyle olur. Bilgi, bilgeliği beraberinde getirir. Bilimlerin anası tarihtir.
Önce tarihi bilmek gerekir.” Diyor.
DOĞRULAR
Doğruların
her zaman doğru olduğu gerçeğinden, noktasından hareket edersek, Mustafa Nevruz
SINACI’ nın bu çalışması, tarihe düşülen notların bir araya getirilmesi, ilmi
bir düzen, intizam, güncel format ve disiplin içinde sayfalara aktarıp,
sunulmasıdır. Zor bir çalışma gerçekleştirilmiştir. Ocak ayından başlanılmış,
sırasıyla Aralık ayına kadar, Aralık dahil Türkiye’de ve Dünyada olup-bitenler
kısa ve öz cümleler itibariyle, açık ve anlaşılır bir şekilde sayfalara,
sayfalara aktarılmış. 01 Ocak esas alınarak yola çıkılmış. İlk önce yılbaşı
açıklanıyor. Sonra Ocak ayının ilk haftası hatırlatmasıyla devam ediliyor.
BİR
KAÇ ÖRNEK
Mustafa
Nevruz SINACI’ nın hazırladığı “Küresel Almanak” ın Ocak ayıyla ilgili
bölümünde yer alanlardan bir kaç seçmeyle devam edelim. Buyurun bakalım:
· 1734,
Osmanlı Devleti’nde “Gerileme Devri” fiilen başladı.
· 1760,
Çin işgalinin tamamlandığı 3 Eylül 1759’dan bu güne kadar Doğu Türkistan’da
toplam “BİR MİLYON” Türk’ün insanlık dışı bir vahşetle katledilerek, dünyanın
en büyük katliam ve soykırımlarından birinin yapıldığı ortaya çıktı.
· 1814,
Osmanlı’ya karşı ilk “ihtilâlci ve bölücü dernek” olan “Etniki Eterya” Odesa’da
kuruldu. Dernek ilk iş olarak Eflâk ve Boğdan isyanlarını hazırlamaya başladı.
· 1841,
Girit adasında meskün Yunanlılar, Osmanlı Devleti’ne karşı isyan ederek adada
yaşayan binlerce Türk’ü vahşi bir katliam ve soykırım yaparak hunharca yok
ettiler.
· 1844,
Megalo İdea’nın babası sayılan Yunan Başbakanı Jean Kolettis; “Yunanistan
Krallığı gerçek Yunanistan değildir. Yunan dünyası, Hermo’dan Matopan’a,
Trabzon’dan Adana’ya kadar bütün eyaletlerin insanıdır. Yunanlılığın iki büyük
merkezi vardır. Atina ve İstanbul. Atina, Krallığın merkezidir. Bütün
Yunanlıların emeli, güzel şehir İstanbul, büyük merkezdir.” Açıklamasını
yaptı.
· 1855,
İngiliz ve Amerikalılar tarafından; Osmanlı coğrafyasında misyonerlik yapacak
gönüllü yetiştirmek üzere, “Hıristiyan Gençleri Derneği” ile “Yaban Ülkelere
Hıristiyanlığı Yaymaya Çalışan Gönüllü Gençler Derneği” kuruldu.
· 1860,
Avrupalılar tarafından, “Avrupa topraklarında yaşayan Türklerin zorunlu tehcir
ve tahliyesi için” resmi bir “tehcir komisyonu” kuruldu.
· 1895,
“Dünya Hıristiyan Öğrencileri Birliği” resmen kuruldu. Osmanlı ve Türk-İslâm
coğrafyasında casusluk ve misyonerlik yapacak eleman yetiştirmeyi amaçlayan bu
derneğe, öğrenci ve hocası ile “40 Hıristiyan” millet ve devleti temsil eden
100 bin kişi üye yazıldı.
· 1897,
İsviçre’nin Bâl şehrinde “Birinci Dünya Siyonist Kongresi” toplandı. Sonuç
bildirisi ve karar: “Asırlardan beri Müslümanlığın büyük mevkiini işgal eden ve
bilhassa Yahudilerin üzerinde emeller ve ihtiraslar besledikleri ve adına arz-ı
mev-ut dedikleri mukaddes Filistin topraklarını elinde bulunduran “Türk-Osmanlı
Devletini parçalamak ve Türk Milleti’nin şeref ve itibarını pâyimal (ayak
altında kalmış, mahvolmuş, telef olmuş, ezilmiş, sürünmüş) ederek; Bütün
dünyadaki Müslümanların gözünden düşürmek ve böylelikle mukadder olan “Dünya
Müslüman Birliği” mefküresinin gerçekleşmesini önlemek” olarak açıklandı.
· 1902,
Nazım Hikmet Ran (Werzansky) Selânik’te doğdu.
· 1906,
Rusya’da yaşayan Türk milli gruplar tarafından “2. Müslüman Halklar Kongresi”
St.Petersburg’da toplandı. kongrede resmen “Rusya Müslümanlar Birliği” kuruldu.
· 1913,
Hindistan-Laknaw’da 3. Misyonerlik Kongresi toplandı. Karar: Türkleri behemahal
hıristiyanlaştırmak veya İslâmiyetten uzaklaştırmak.
· 1921,
Karakilise Ermeni çeteleri tarafından muhasara altına alındı. Çok büyük bir
katliam ve soykırım yapıldı. 6000 korumasız, masum ve müsemma Türk alçakça ve
insanlık dışı işkencelerle öldürüldü.
· 1921,
Vatan haini ve Mustafa Kemal karşıtı TKP Başkanı Mustafa Suphi ve arkadaşları
Moskova’ya kaçmak üzere, Trabzon’dan bir motora binerek Karadeniz’e
açıldılar.
· 1922,
Yunan parlâmentosu, İyonya (Adadolu) daki ordunun çekilmek zorunda kalması
halinde; “Terk edilerek Türklere bırakılacak yerlerde taş üstünde taş, baş
üstünde baş bırakılmaması ve bütün tarihi eser ve anıtların sökülerek
Yunanistan’a taşınması” konusunda orduya emir gönderilmesine karar verdi.
· 1923,
Gazi Mustafa Kemal (ATATÜRK) İzmit’te, devletin müstakbel faaliyetlerine dair
bir nutuk irad ederek: “Hiçbir an kuşkum yoktur ki, Türklüğün unutulmuş büyük
uygar niteliği ve büyük uygar yeteneği, bundan sonraki gelişmesi ile geleceğin
yüksek uygarlık ufkunda yeni bir güneş gibi doğacaktır. NE MUTLU TÜRK’ÜM
DİYENE” dedi.
· 1925,
Bakanlar Kurulu, Amerikan malarını gümrük kapsamına aldı.
· 1927,
Lozan Antlaşması, Amerikan Senatosu tarafından resmen reddedildi.
· 1928,
Öğrenciler, “Türkiye’de Türkçe’den başka dil konuşulamaz” kararı aldı.
· 1928,
Bursa Amerikan Kız Koleji, Hıristiyan propogandası yaparak öğrencilere zarar
verdiği gerekçesiyle Bakanlar Kurulu tarafından resmen kapatıldı.
· 1932,
Kadrocular, Marxizmin (kominizmin) öngördüğü katı devletçilik ve sınıfsız
toplum ögelerini benimsediklerini ve Türkiye için “sınırsız yetkilerle
donatılmış bir Milli Şeflik” sistemini önerdiklerini açıkladılar.
· 1937,
Mardin’in Serdif-Hermis köyleri arasında Cumhuriyetin ilk petrol kuyusunun
(Hermis-1) açılmasına başlandı.
· 1938,
Nazım Hikmet Ran, “Orduyu isyana teşvik ve kominizm propogandası yapmak”
suçlarından tevkif edilerek; Askeri Mahkemede yargılanmak üzere Ankara’ya sevk
edildi. (Yapılan yargılama sonucu: “askeri isyana teşvik” suçundan 15 yıl hapse
mahkum edildi. Daha sonra cezası 28 yıl 4 aya çıkartılarak onaylandı)
· 1940,
Milli Korunma Kanunu TBMM’de kabul edildi.
· 1942,
Türkiye’de ekmek alım ve satışı karneye (vesikaya) bağlandı. Kıtlık ve yokluk
nedeniyle bütün yurtta pasta yapımı yasaklandı.
· 1943,
Varlık Vergisi’ni ödemeyen mükellefler, borçlarını bedenen çalışarak ödemeleri
için çalışma kamplarına gönderildiler.
· 1949,
TBMM genel kurulunda dinleyiciler arasında bulunan Osman Yaz isimli bir
vatandaş, dinleyici locasında “Arapça Ezan” okudu. Pek çok CHP Milletvekili
tekbir getirerek Yaz’a katıldı. Bu nedenle Milletvekilleri arasında herhangi
bir tepki oluşmadı.
· 1951,
Türkiye BM Güvenlik Konseyi Üyeliği’ne seçildi.
· 1951,
Atatürk’ün kapattığı ve fakat İsmet İnönü tarafından yeniden açılan Mason
Derneklerinin kesin olarak ve süresiz kapatılması için TBMM Başkanlığına: Tokat
Milletvekili Ahmet Gürkan ve arkadaşları tarafından Kanun teklifi verildi. (ve
kapatıldılar)
· 1954,
Köy Enstitüleri kapatılarak, “İlk Öğretmen Okullarına” dönüştürüldü.
· 1958,
Faruk Güventürk ve 8 arkadaşı, ordu içinde yasa dışı örgüt kurmak ve ihtilâl
hazırlığı yapmak suçundan tutuklanarak mahkemeye sevk edildiler.
· 1959,
Üçüncü darbe teşebbüsü. General Necati Tarcan ve Talât Aydemir grubundan 9
subay tutuklandı. Darbe girişiminin ortaya çıkması CHP’de panik yarattı. Meclis
grubu derhal toplanarak “Güç Birliği” konusunda daha etkin çalışılması
gerektiği yolunda karar aldı.
· 1961,
DP tarafından inşa edilen ve 29 Ekim Cumhuriyet bayramında hizmete girmesi plânlanan
yeni (bu günkü) TBMM binası, MBK tarafından çok sönük bir törenle açıldı.
· 1973,
CHP, 1739 Sayılı Milli Eğitim Temel Kanunu’nun “Türk Milliyetçiliği ve Milli
Kültür ile ilgili hükümlerini iptal ettirmek için” Anayasa Mahkemesine
başvurduğunu açıkladı.
· 1978,
İlâca % 64 oranında zam yapıldı.
· 1978,
AP’den: “Milli Eğitim Bakanlığı, Marksist ve Kominist bir kuruluş olan
TÖB-DER’e teslim edilmiştir” açıklaması yapıldı.
· 1986,
SHP İçel Milletvekili Fikri Sağlar, Türkiye’de 5 yılda 800’den fazla insanın
“kayıp” olduğunu açıkladı.
· 1989,
AB parlâmentosu Yugoslavya’nın bölünmesi ve parçalanmasına zemin hazırlayacak
olan; Tapu kayıtları, etnik ayrım ve anadil’e ilişkin ilk kararlarını aldı.
· 1990,
Atatürkçü Düşünce Derneği kurucusu ve eski Türk Hukuk Kurumu Başkanı Prof. Dr.
Muammer AKSOY, 73 yaşında, evinin önünde uğradığı bir silâhlı saldırı sonucu
kurşunlanarak öldürüldü.
· 2002,
Yenilenen Türk Medeni Kanunu yürürlüğe girdi. Koca geleneksel ve töresel “evin
reisliği”ni kaybetti.
· 2006,
Almanya ve Hollanda’da, başta Türkler olmak üzere yabancılara “ana dilde
konuşma yasağı” getirildi. Buna göre kimse evinin dışında ana dilini
konuşamayacak.
· Akaryakıt
fiyatlandırmasında yeni döneme geçildi.
SONUÇ
Bunlar
sadece OCAK ayından birkaç örnek. Daha, belki de hayatımızda ilk kez
duyacağımız, öğreneceğimiz neler var neler ? Hangimiz istemeyiz, tarihte,
günler, aylar itibariyle olup bitenler hakkında bilgi sahibi olalım?. Hepimiz
isteriz değil mi? Bu kitabı alınca hiç yanınızdan ayırmayın. Daima çantanızda
veya masanızın üzerinde dursun. Her an lâzım olabilir. O halde, yeni ve çok
farklı bir Almanak olarak hazırlanıp sunulan, “Tarihte ve tabiatta bugün:
Küresel Almanak” adlı Mustafa Nevruz SINACI imzalı kitabın sayfaları arasında
gezinti yapmak yapabilmek için, Tanı Yayın’ın; Turan Güneş Bulvarı 249. Sokak
No: 49-4 Sancak Mahallesi Çankaya Ankara adresiyle yazışalım veya 0312 491 70
96 ve 94 numaralı telefonlarla görüşelim.
Yahut
da, www.taniyayin.com internet adresine müracaat edelim efendim.
Sağlıcakla
kalın.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder